Çağdaş Sözlük

تا

Müntehab-ı Lugat-ı Osmaniye - تا maddesi. Sayfa: 142 - Sira: 3

İlaveli Müntehab-ı Lugat-ı Osmaniye - تا ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

تا güncel sözlüklerde anlamı:

"); tâ ::: (f. i.) : kat, büklüm. Dü-tâ : iki kat, iki büklüm. Yek-tâ : bir kat, tek, birinci, (bkz. : bî-hem-tâ, bî- nazîr).

::: (f. e.) : kadar, dek, değin, (bkz. : ilâ). tâ-be-ebed : ebediyen. tâ-be-key : ne vakte kadar. tâ-be-sabâh : sabaha kadar. tâ-be-seher : sabaha kadar.

::: (a. ha.) : Osmanlıca "te" ve "ti" harflerinin Arapça'daki adı. ["te" ince, "ti" kalın t fonemiyle söylenir.

Kasîde-i tâiyye ::: ed. kafiyeleri ile nihâyetlenen kasîde.

tâ-i fevkaniyye ::: tâ-i müsennât : iki noktalı te : (bkz. : tâ-i tavîl).

tâ-i gird ::: yuvarlak t :

tâ-i meftûha ::: üstün (e) okunan te.

tâ-i tavil ::: uzun te.

"); târ ::: (f. s.) : 1) karanlık, (bkz. : muzlim). Şeb-i târ : karanlık gece. 2) i. tel; saç teli târ-ı ud : ud teli. târ-ı zülf : saç teli. 3) i. iplik. târ târ : tel tel, iplik iplik. 4) (dokumada) arş. [zıddı : argaç] . 5) i. tepe.

::: kat , büklüm , kadar

::: ‬kat

::: büklüm

::: tane

::: ‬kadar

::: (f. i.) kat, büklüm. Dü-tâ : iki kat, iki büklüm. Yek-tâ : bir kat, tek, birinci, (bkz. : bî-hem-tâ, bî- nazîr).

::: (f. e.) kadar, dek, değin, (bkz. : ilâ). tâ-be-ebed : ebediyen. tâ-be-key : ne vakte kadar. tâ-be-sabâh : sabaha kadar. tâ-be-seher : sabaha kadar.

::: (a. ha.) Osmanlıca

târ ::: (f. s.) 1) karanlık, (bkz. : muzlim). Şeb-i târ : karanlık gece. 2) i. tel; saç teli târ-ı ud : ud teli. târ-ı zülf : saç teli. 3) i. iplik. târ târ : tel tel, iplik iplik. 4) (dokumada) arş. [zıddı : argaç] . 5) i. tepe.